Alzheimer tarih!
Alzheimer geçmişte olanların kısa aralıklar ile unutulması
ve geçmişin yok edilmesidir. Bir hastalıktır ve neden kaynaklandığını bulup
bulmadıklarını bilmiyorum ama son kırk yılın en popüler hastalığı olmuş ve
tarihimize damga vurmuş liderlerin bu hastalığa yakalanmasının tesadüf olmadığı
inancımı bugün dahi korumaktayım…
Elbette insanların bu zihin yitirmesi insanlar ile sınırlı
değildir, yaşadığımız alanlar bu hastalığın bir parçası olmasını yine biz
insanların yeni adına yaptığımız değişikliklerdir… Değişim kaçınılmazdır ama
değişim adına geçmişte olanların üstüne yeni bir şeyler yaparken geçmişin tüm
izlerini silmemiz. Bizlerin (modern insanın) yaratmış olduğu her şey geçmişi
yok etmesi üzerine kuruludur. Geçmişin izi yoktur, yıkılır ve yenisi inşaat
edilir. İnşaat edilen malzeme genelde betondur. Teknoloji ürünü olan beton,
yine teknoloji ürün makineler ile kısa sürede teknik çizimlere uygun olarak
kısa zamanda hayat verilir… Betonların oluşturmuş olduğu şehirler şimdilerde
camlar ile giydirilmiş ve yenilebilir enerjinin ürünü olarak akıllı bina olarak
bize sunulmaktadır… Camlardan kıyafet yapılmış evlerde ne geçmiş varır ne de
gelecek, çünkü işlevini bitirdiğinde yerine başka bir bina yapılacak şekilde
geçici olarak ortaya oturmuş gibidir… Binalarımız akıllarımız gibidir,
akıllarımız tarihimiz gibidir. Çünkü geçmişin izlerini üzerilerinde taşır ama
modern yaşamda ne geçmiş vardır ne de gelecek, anı yaşamak ve an için verimli
olması önemlidir…
Tarih, geçmişin not edilmesidir. Geçmişi not edenler aynı
zamanda birçok dipnotu da notların olduğu sayfanın altına yazar, çünkü notlar
dipnotlar olmadan anlaşılmaz. Dipnotlar geçmişin yaratmış olduğu anlamların
bugün ki karşılığıdır, anlamlar, terimler zaman içinde değişir ve yeni
anlamları üzerilerinde taşır…
Bugün yaşadığımız süreç geçmişin üzerine yeni bir siyasi
tercihin oturtulmasıdır. Bu aynı zamanda geçmişin tüm izlerinin silinmesi ve
daha önce yaşanmışlıklar içinden kendisine kök bulma sürecidir. Aslına
bakılırsa daha önceki kök pek önemi yoktur, çünkü atı alan Üsküdar’ı geçmiş
diyen bir lider için dün yoktur, bugün vardır, yarın ise Allah-ı Kerim’dir.
Kısaca Alzheimer hastalığında olduğu gibi geçmişin tüm kazanımlarının ağır ağır
unutturulması gereklidir ki, bugün zaferi tam olarak ilan edilebilsin… Bugün
yaşanan süreç aynı zamanda ulus devletinin çökmüş olması ve yerine oluşturulan
liberal ekonominin koşullarına uygun devlet mekanizması henüz ne tam olarak
adlandırılabilimiş ne de oluşturulmuştur, henüz ulus devletinin kırpıntıları
ile ayakta durmayan devlet olmayan ama devletmiş gibi bir yapının içinde
yaşamaya çalışıyoruz. Elbette bu -miş gibi yapının içinde birçok çelişki bir
arada yaşamaktadır… Toplumumuz bir hastalık içinde ama bunu adlandıracak
konumda değil, çünkü dününü çabuk unutan, uzak geçmişi ile abartılı şekilde
övünen ama yeniden yarattığı geçmiş bugünün ihtiyacına veren bir masal
konumundadır… Bugün yaşadığımız tarihtir ve en kısa zamanda unutacağız bir
gündür…
İsmail Cem Özkan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.